Vali Bülent Tekbıyıkoğlu, Kültür ve Turizm Bakanlığı bünyesinde Valilik, Munzur Üniversitesi, Alevi-Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı koordinesinde, üniversite yerleşkesindeki Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen sempozyumun açılışında, Türkiye'nin Anadolu kilimi gibi farklı renkleri ve ilmekleri olduğunu söyledi.
Tunceli'nin de motifleriyle bu kilimin içerisinde yer aldığını belirten Tekbıyıkoğlu, şöyle konuştu:
"Bundan 100 yıl önceki zenginliğimizi, renklerimizi işin açıkçası dünya kaybediyor ve zenginliklerimizi muhafaza etmek durumundayız. Kimliğimizi bunlardan alıyoruz ve kültürümüzü unutursak kendi hafızamızı kaybetmiş oluruz, başkalarının dediğini yapan birer robot haline geliriz. Bunlar araştırılsın, Tunceli'nin harsı ortaya çıksın. Bilimsel araştırmalar neyse bunları ortaya koyacağız. İnşallah renklerimizi kaybetmeyeceğiz. Aslında dünyanın tektipleştirmesine buradan bu sempozyumla karşı koyuyoruz."
Üniversite Rektörü Prof. Dr. Kenan Peker de sempozyumun yapılması için 6 aylık bir hazırlık süreci yaşandığını anlattı.
Etkinliğin kente hayırlı olmasını dileyen Peker, "Bugün çok değerli bilim insanlarımızın sunacağı 53 bildiriyle saflaştırma kısmı ve sonrasında zenginleştirilip materyal haline getirilme kısmı oluşturulacaktır. Bu materyal güzel bir kültürün hazinesi ve külliyatı olacaktır. Önemli olan bunu genç nesillere anlatabilmektedir. Talim ve eğitim olarak anlayabilmektir. İnsanın tabiatına özüne rücu etmesine yardım etmektir." dedi.
- "Horosan kavramını, kökenini hep birlikte bir sonraki nesle aktaracağız"
Alevi-Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanı Ali Rıza Özdemir ise Horasan kavramının bir coğrafya olarak yüzyıllardır Alevi-Bektaşi toplumunun belleğinde yaşayan güçlü bir kod olduğuna işaret etti.
Özdemir, bu kodun sonradan ortaya çıkarılmış bir isim ve algı olmadığını ifade ederek, şunları kaydetti:
"Çünkü bununla ilgili yüzlerce vesikamız var ve bunu Tunceli'nin semasında milyonlarca kez tekrarlandığını hepimiz biliyoruz. Bunu, savunan da biliyor savunmayan da biliyor. O nedenle kendi atalarımızdan, dedelerimizden ve onların da kendi atalarından sözlü kültürle günümüze kadar aktardığı bilgilere itibar edeceğiz, önem vereceğiz. Bunu kendi çocuklarımıza da anlatacağız ve bu Horosan kavramını, kökenini hep birlikte bir sonraki nesle aktaracağız."
Sempozyum, yarın farklı üniversitelerden akademisyenlerin katılımıyla yapılacak değerlendirme ve kapanış toplantılarıyla sona erecek.